Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, “Terör devleti İsrail’in karşısında kararlı bir duruş sergileyen iktidar, bizim iktidarımızdır. Bunu sizlerin ve ailelerinizin de özellikle bilmesini arzu ediyorum. Gazze’deki kardeşlerimizi bir an bile yalnız bırakmadık. 101 bini aşan insani yardım paketimizle onların yanında olduk. İsrail ile ticareti tamamen durdurarak, Filistin halkına destek verdik. Diplomatik ilişkilerimiz ve uluslararası alandaki girişimlerimizle Gazze’nin yanındaydık. Ayrıca burada sayamayacağımız birçok destekle, Gazze’deki mazlumların her zaman yanında olduk. Filistin direnişine ‘terör’ iftirası atanlara rağmen, Gazze’nin kahramanlarına sırtımızı dönmedik” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Yaz Okulları Finali etkinliğine katıldı. Etkinlikte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanı sıra, TÜGVA Genel Başkanı İbrahim Beşinci ve çok sayıda davetli yer aldı. Her yıl geleneksel olarak düzenlenmekte olan Yaz Okulları’na bu yıl 400 bin öğrenci katılım gösterdi. Programda, dünyaca ünlü sanatçı Maher Zain ile sevilen sanatçılar Eşref Ziya ve Ömer Karaoğlu performans sergilenderken, çocukların sevgilisi Rafadan Tayfa ve sosyal medya fenomeni Aydın Musa Güven de sahne aldı. Ayrıca dev kukla geçitleri, drone gösterileri, drone yarışları ve ışık gösterileri katılımcılarla buluşturuldu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye Gençlik Vakfı’nın değerli üyeleri, sevgili genç kardeşlerim; hepinizi en içten duygularımla selamlıyorum. Türkiye’nin tüm gençlerine buradan selam gönderiyorum. 81 ilimizde umutla dolu her bir genç kardeşime özel selamlarımı iletiyorum. Türkiye Gençlik Vakfı Yaz Okulları Finali’nde sizinle bu heyecanı paylaşmanın mutluluğu içindeyim. Gözleri umutla, sevgiyle, imanla parlayan siz genç kardeşlerimle birlikte olmaktan dolayı gurur duyuyorum. Bizi İstanbul’da bu güzel etkinlikte buluşturan Türkiye Gençlik Vakfı’nın tüm mensuplarına teşekkür ediyorum. Kalbi güzel, fikri açık, heyecan dolu evlatlarımızla buluştuğumuz bu anlamlı etkinlikte emeği olan her bir kardeşime şükranlarımı sunuyorum. Sevgili gençler, 81 ilimizde 400 bin öğrencinin katıldığı yaz okullarında gençlerimiz altı hafta boyunca dolu dolu zaman geçirdi. Milli ve manevi değerlerimizi benimserken, çeşitli spor dallarında kendilerini geliştirerek, yarışarak eğlendiler ve öğrendiler. Yeni ve sağlam dostluklar kurdular. Birçok evladımız, bu yaz okulu deneyiminde ömür boyu hatırlayacakları değerli anılar biriktirdi. Öğrencilerimize rehberlik eden ve birikimleri ile genç kardeşlerimize yeni ufuklar açan tüm hocalarımıza tebriklerimi iletiyorum. Burada bulunan, ülkemizin geleceğini şekillendirecek her bir evladımızın gözlerinden öpüyorum. Kalbi Türkiye için atan, yüreğinde Gazze’yi duyan bilinçli gençler yetiştiren tüm ailelere saygılarımı sunuyorum” şeklinde konuştu.
‘GENÇLERİMİZİ MARJİNALLERİN İNSAFINA TERK ETMEYECEĞİZ’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye Gençlik Vakfı, maşallah, hem eğitim hem de kültür, sanat ve spor alanlarında 11 yıldır son derece değerli hizmetler vermektedir. Vakıf okulları, doğa kampları, münazara yarışmaları gibi programlarla milyonlarca genç kardeşimize ulaşıyoruz. İslam dünyasını ilgilendiren her konuda, milletimize yakışan onurlu, merhametli bir duruş sergiliyoruz. Vakfımızın birçok alandaki başarılı çalışmalarıyla gurur duyuyoruz. Ancak unutmamalıyız ki, ellerine her fırsatı Türk bayrağına saldırmak için değerlendirenleri rahatsız eden işte bu hizmetlerdir. Polise taş atan, esnafın mülkünü yağmalayan değil; vatanına, milletine, ümmetine sevdalı gençlerin yetişmesini istemiyorlar. Ama onlara bugün kötü bir haberim var: Onları daha uzun yıllar rahatsız etmeye devam edeceğiz. Gençlerimizi marjinallerin insafına asla terk etmeyeceğiz. Her bir gencimizi içtenlikle kucaklayacak, sevgiyle bağrımıza basacağız. Bugün bir kez daha, medeniyet değerlerimizin bilincinde yeni kuşakların yetişmesi için varını yoğunu ortaya koyan her bir kardeşime, Türkiye Gençlik Vakfı’nın her yöneticisine, gönüllüsüne teşekkür ediyorum. Cenab-ı Allah, emeklerimizi zayi etmesin, çabalarımızı hayra dönüştürsün. Çıkacağınız bu yolculuğu inşallah zaferle taçlandırsın diyorum. Sevgili genç kardeşlerim, merhum Nurettin Topçu, 64 yıl önce, Türkiye Yüzyılı’nın öncü neferlerini sizleri nasıl tarif ediyor: ‘Yarının Türkiye’sinin kurucuları, muhtelif insanların şahıslarından birleşeceklerdir. Onlar, Yunus ile Yavuz’un birleşimini simgeleyecek. Sinan ile Akif’e ulaşacak. Ebu Hanife ile Hüseyin’i onurlandıracaktır. Onların eseri olan yarınki Türkiye işte bu temeller üzerine inşa edilecektir” ifadelerine yer verdi.
‘GENÇLER, SİZİ YOLUNUZDAN DÖNDÜRMEK İSTEYENLER OLACAK’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dosta güven veren bir duruşla, maşallah dimdik ayakta olan gençler burada. Burada Türkiye’nin umudu, istikbali ve aydınlık yarınları var. Orta Doğu, Balkanlar, Kuzey Afrika ve Kafkasya’nın umudunu yeşerten genç yürekler burada. Burada, kendini aşarak büyük başarılara imza atan TEKNOFEST gençliği var. Bu gençlikle gurur duyuyorum. Türkiye’yi, inşallah bu gençliğe teslim edecek olmanın mutluluğunu tüm kalbimle yaşıyorum. Sevgili gençler, sizler dünyaya AK Parti iktidarları sırasında gözlerinizi açtınız. Ülkesine ve milletine bağlı bir kadronun yönetiminde büyüyorsunuz. Unutmayın, anne babalarınız zorlu ve sıkıntılı günlerle mücadele ettiler. Yasaklara, baskılara karşı kararlı bir duruş sergiledik. Fırsat eşitliğini sağladık, kılık kıyafet yasaklarını, başörtüsü üzerindeki baskıları tek tek ortadan kaldırdık. 28 Şubat’ın kirli zihniyetini geri dönmemek üzere tarihin karanlığına yolladık. Ayrıca eğitimde fırsat eşitliği başta olmak üzere, sizlerin önünü açacak birçok düzenlemeleri hayata geçirdik. 81 ilimizi eğitim kurumları, kütüphaneler, yurtlar, gençlik ve spor tesisleri ve bilim merkezleri ile donattık. Elbette daha alacak çok yolumuz var. Ülkemize kazandıracağımız daha nice yatırım ve hizmet mevcut. Şair ne diyor: “Tasalanma yiğidim, zaman bizden yanadır. Günümüzde kurban bizden, son durak, son ilahi ferman bizden yanadır. Dünya düşman olsa da, iman bizden yanadır. Kapıları açacak çoşkun bin niyaz kaldı. Ufka bir bak yiğidim, inkılâba az kaldı. Evet, Türkiye’mizin şahlanmasına çok az kaldı. Milletimizin özlem duyduğu büyük ve güçlü Türkiye’ye ulaşmamıza çok az kaldı. Zulüm, kriz ve çatışmalarla boğuşan coğrafyamızda barış rüzgarlarının esmesine inanmanız çok az kaldı. Allah’ın izniyle sizlere, terörün olmadığı; her köşesinde huzur, güven, refah ve kardeşliğin hakim olduğu bir Türkiye’yi emanet edeceğiz. Son nefesimize kadar, inşallah sizlerin hizmetinde olmaya devam edeceğiz. Sevgili gençler, bir büyüğünüz olarak, bugün sizinle sohbet etmek ve bazı konuları içtenlikle paylaşmak istiyorum. Lütfen her zaman aklınızın bir köşesinde tutmayı ihmal etmeyin: Sizler sadece anne babalarınızın değil, bu milletin de evlatlarısınız. Bu nedenle hep iyinin, doğrunun ve haklının yanında yer alacaksınız. Bilginizi, şahsiyetinizi ve merhametinizi birlikte geliştirmeniz gerekecek. Çok okuyacak, çok öğrenecek ve çok öğreteceksiniz. Size bakanların kalbi umutla dolacak. Gençler, sizin yolunuzu saptırmak isteyenler olacak. Ümidinizi, heyecanınızı ve motivasyonunuzu kırmaya çalışacaklar. Ama bunlara asla aldırmayacaksınız. Zorbalıklara boyun eğmeyeceksiniz. Moralinizi asla kaybetmeyeceksiniz. Onlara en güzel cevabı başarılarınız ile vereceksiniz. Hedeflerinize ulaşarak, kazanacağınız başarılarla yanıt vereceksiniz. Unutmayın ki; bu ülkede kimse size üvey evlat muamelesi yapamaz. Eğitiminizle, ufkunuzla, karakterinizle ve önünüze koyduğunuz hedeflerle sizden sonrakilere örnek olacaksınız. Her şeyin bir yeri, bir zamanı, bir şartı ve hepsinin ötesinde Rabbimizin çizdiği bir kader vardır. Bugün bizim bazı şartlar nedeniyle yapamadıklarımızı yarın, inşallah siz gerçekleştireceksiniz. Ben karşımda işte böyle bir gençliği görüyorum. Rabbim, sizlerin ayağına taş değdirmesin” şeklinde ifade etti.
‘TERÖR DEVLETİ İSRAİL’İN KARŞISINDA DİMDİK DURAN İKTİDAR BİZİM İKTİDARIMIZDIR’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sevgili gençler, her birinizin Gazze’de yaşananları yakından izlediğine inanıyorum. Filistinli kardeşlerimiz, Siyonist cinayət organize suç grubu tarafından yok edilen bir coğrafyada; açlık, susuzluk ve ilaçsızlıkla mücadele etmektedir. Her gün, masum bedenlerin, çocukların ve kadınların şehit olma haberlerini alıyoruz. Gazze’de, ‘gıda dağıtım merkezi’ olarak adlandırılan büyük alanlarda, yardım kuyruğunda bayılan insanlar, hain kurşunların hedefi oluyor. Anne babalar, enkazların arasında kilometrelerce yol yürüyor. Bir çuval una ulaşabilmek veya bir yudum su içebilmek için hayatlarını tehlikeye atıyorlar. Toplama kamplarında görebileceğimiz sahnelerin çok daha kötüsüne Gazze’de; sözde medeni dünyanın gözleri önünde tanık oluyoruz. Bugün bir kez daha net bir şekilde ifade ediyorum: Gazze’de, en acımasız soykırım uygulanmaktadır. Gazze’de sadece çocuklar ve bebekler değil; insanlığa dair her şey, mazlumların kanıyla gün geçtikçe yok edilmektedir. Sevgili gençler, Gazze’deki katliama en güçlü karşılığı veren ülke Türkiye’dir. Gazze’deki mazlumların haklarını korkusuzca savunan hükümet, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’dir. Terör devleti İsrail’in karşısında dimdik duran iktidar, bizim iktidarımızdır. Bunu sizlerin ve ailelerinizin bilmesini istiyorum: Gazze’deki kardeşlerimizi hiçbir an yalnız bırakmadık. 101 bini aşkın insani yardım paketimizle onların yanında olduk. İsrail ile tüm ticari ilişkileri durdurarak, Filistin halkının yanında durduk. Diplomatik kanallarımızla, uluslararası alandaki girişimlerimizle Gazze’nin yanındaydık. Ve burada sayamadığımız birçok destekle, Gazzeli mazlumların her zaman yanında yer aldık. Filistin direnişine ‘terör’ iftirası atanlardan emir almak için dönmeyiz; Gazze’nin kahramanlarına sırtımızı asla dönmedik. Tehdit edildik, gizli ve açık birçok operasyona maruz kaldık. Ancak hiçbir zaman Filistin’i ve Filistin davamızı savunmaktan geri durmadık” şeklinde açıklamada bulundu.
‘ZALİMLER KARŞISINDA DİK DURMANIN ŞEREFİYLE ORADA OLACAĞIZ’
Erdoğan, Filistin hakkında konuşarak, “Sevgili gençler, değerli kardeşlerim, şimdi birileri çıkıyor ve bizim Filistin davasına olan sarsılmaz desteğimizi sorgulamaya kalkıyor. Buradan, bizi hedef alanlara sadece şunu iletiyorum: Bizim Filistin hassasiyetimizi sorgulamak mı? Siz daha düne kadar kendi topraklarını koruyanlara ‘terörist’ demiyor muydunuz? ‘Biz mazlumun yanındayız’ diyorsunuz. Peki, 14 yıl boyunca Suriye’de nerede bulundunuz? Bir milyon insan katledilirken, Suriyeli kardeşlerimiz zulme uğrarken neden sustunuz? Halep, Dera ve Hama’ya bomba yağarken neden sesinizi çıkarmadınız? Neden konuşmadınız? Karabağ, ülkemizin desteğiyle bağımsızlık mücadelesi verirken; işgalcilerin tezleriyle aynı çizgide olan siz değil miydiniz? Libya’ya yardım götürdüğümüzde, ‘Libya’da ne işimiz var?’ diyen siz değil miydiniz? Kimseden özür dilemiyorum; çünkü hiçbir zaman mazlumların yanında durmadınız. Orta Doğu’ya kardeşlik penceresinden bakmayı asla anlamadınız. Ümmet olmayı hissetmediniz. Şimdi, kendi karanlık geçmişinize bakmadan bizi eleştiriyorsunuz. Kabinemizi, bakanlarımızı köşeye sıkıştırmaya çalışıyorsunuz. Ama ne yaparsanız yapın, bize, Filistin halkının kalbindeki Türk sevgisini ve Tayyip Erdoğan sevgisini söküp atamayacaksınız. İnkâr etseniz de tarih bizimdir. Dik duruşumuz, Türkiye’nin verdiği zorlu mücadelelerle burada yankı buluyor. Hürriyetin o güzel kapısı mutlaka açılacaktır. Gazze’deki kardeşlerimiz, öz yurtlarında; şehit kanlarıyla sulanan o mübarek topraklarda inşallah sonsuza dek özgürce yaşayacaklar. Eğer Allah nasip ederse, biz de orada olacağız. Kardeşlik görevimizi yerine getirmenin ve zor günlerde haykırmanın onuruyla orada olacağız. Zalimler karşısında dik durmanın şerefiyle orada olacağız. Mazlumlara sahip çıkmanın onuruyla orada olacağız. Gazzeli kardeşlerimizle kucaklaşacak, inşallah hep birlikte omuz omuza şükür namazı kılacağız. Suriye’de ve Gazze’de zulmün sona erdiğine inşallah birlikte tanıklık edeceğiz. Bu güzel günler elbet Allah’ın izniyle gelecektir” diye ekledi.
Kaynak: DHA
En Son Tv sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.




