Gazze Şeridi, İsrail’in devam eden bombardımanları altında bir kez daha Babalar Günü’nü derin bir hüzünle karşılıyor. Yıkılan evler, kaybolan sevdikler ve sessizleşen kahkahalar, bölgedeki aileleri paramparça ederken, babalarını kaybeden çocuklar ve çocuklarını yitiren babalar, bu özel günde acının en ağır yüzüyle yüzleşiyor. Yine de, Gazze’nin dirençli halkı, kaybettiklerinin anısını yaşatarak ve birbirine kenetlenerek umudu canlı tutuyor. GAZZE’DE BURUK BABALAR GÜNÜ Gazze’de Babalar Günü, savaşın gölgesinde buruk bir anlam taşıyor. İsrail’in 7 Ekim 2023’ten bu yana devam eden yoğun saldırıları, binlerce aileyi parçaladı; babalarını kaybeden çocuklar ve çocuklarını yitiren babalar, bu özel günde tarifsiz bir özlemle baş başa. BABALARINI KAYBEDEN ÇOCUKLAR Gazze’de savaş, on binlerce çocuğu babasız bıraktı. Filistin Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre, 2023’ten bu yana devam eden çatışmalarda en az 15.000 çocuk yetim kaldı. Uzmanlar, babasız büyüyen çocukların yaşadığı travmanın uzun vadeli psikolojik etkilerine dikkat çekiyor. ÇOCUKLARINI KAYBEDEN BABALAR Gazze’de çocuklarını kaybeden babaların acısı ise başka bir yara. Filistin Sağlık Bakanlığı, savaşta hayatını kaybedenlerin en az yüzde 40’ının çocuk olduğunu bildiriyor. Babalar Günü’nde, çocuklarının mezarları başında dua eden babalar, kaybettikleri evlatlarının anısını yaşatmaya çalışıyor. GAZZE’DE DAYANIŞMA VE UMUT Gazze’deki bu derin kayıplara rağmen, halk dayanışma ile ayakta kalmaya çalışıyor. Yerel camilerde ve topluluk merkezlerinde düzenlenen anma etkinlikleri, babalarını ve çocuklarını kaybedenlerin bir araya gelerek acılarını paylaşmasını sağlıyor. Uluslararası toplumdan gelen destek çağrıları da artıyor. Birleşmiş Milletler, Gazze’deki sivillerin korunması ve insani yardımın artırılması için acil eylem çağrısı yaptı. Ancak, bölgedeki abluka ve çatışmalar, yardım çalışmalarını zorlaştırıyor.
En Son Tv sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.
Bu yazıyı okuduktan sonra Gazze’deki durumun ne kadar acı verici olduğunu bir kez daha anladım. Umuyorum ki bu acılar bir gün sona erecek.
Makale çok etkileyici, ancak uluslararası toplumun bu duruma ne kadar duyarsız kaldığını da unutmamalıyız. Daha fazla ses çıkarmamız gerekiyor.
Bu yazı, Gazze’deki gerçekleri gözler önüne seriyor. Yaşananlar karşısında kalbim kırılıyor.
Elbette bu yazı önemli, fakat birçok farklı bakış açısının da ele alınması gerektiğini düşünüyorum. Sadece üzüntü değil, çözüm önerileri de sunulmalı.
Bu konuda daha fazla bilgi paylaşmak çok önemli. Özellikle çocukların yaşadığı travma hakkında daha fazla makale görmek isterim.