Ellen Latham, yaşın sadece bir rakam olduğunun mükemmel bir örneğini sergiliyor. Vücut yağ oranı yalnızca yüzde 15 iken, kas yapısı genç atletleri aratmayacak bir düzeyde. Metabolik denge ve zihinsel güç üzerine kurulu öğretilerini ilk kez bu kadar kapsamlı bir şekilde paylaştı. Yaşını öğrenenlerin inanmakta güçlük çektiği Latham, sağlıklı bir şekilde yaşlanmanın sırlarını açıkladı. Çoğu 30 yaşındaki kişinin fiziksel durumundan daha fit olan Ellen Latham, sağlıklı yaşlanmanın canlı bir temsilcisi. Uluslararası antrenman zinciri olan Orangetheory Fitness’ın kurucularından Latham, sadece fiziksel estetiğe değil, bedenin işlevselliğine ve ruh haline de büyük önem veriyor. Kendini “yüzde 15 yağ oranı ve sağlam bir kas yapısına sahip bir kadın” olarak tanımlayan Latham, bu başarıların yılların getirdiği disiplinli ama dengeli bir yaşam tarzının sonucu olduğunu belirtiyor. “Benim için görünüme odaklanmaktan ziyade, vücudumun neler yapabildiği daha önemli,” diyor Latham, oğlunu dünyaya getirirken 600 metreden fazla yüzdüğünü hatırlatarak fiziksel gücün yaşamındaki önemini vurguluyor. Hâlâ, çiftçi pazarına ağır torbalar taşıyarak gitmeyi alışkanlık haline getirmiş durumda. Onun mottosu ise oldukça net: “Mükemmellikten vazgeçin ve ilerlemeyi amaçlayın. Gerçek başarı budur.”
DİSİPLİNLİ AMA ESNEK BİR YAKLAŞIM
Ellen Latham’ın sporla olan bağı, çocukluğunun erken dönemlerine dayanıyor. Beden eğitimi öğretmeni ve futbol koçu bir babanın kızı olarak, aktif bir yaşam tarzı onun için adeta standart haline gelmiş. Genç yaşta katıldığı birçok yarışma, mini triatlon ve 10K koşuları, onun fiziksel dayanıklılığının temellerini oluşturdu. Ancak hayat, her zaman kesintisiz bir yol değil. Latham, kariyer değişimleri, annelik ve çeşitli bireysel zorluklarla yüzleştiğini açıkça ifade ediyor. Bu süreçlerde spor yapmaktan uzak kalmak zorunda kaldığını, fakat hiçbir zaman tamamen kopmadığını vurguluyor. 40’lı yaşlarından itibaren sağlıklı yaşlanmaya odaklanan Latham, şu an 68 yaşında ve “Artık sadece bugün değil, gelecekte nasıl bir yaşam sürdüreceğimi düşünmeye başladım. Bu da beni daha planlı ve etkili çalışmaya yönlendirdi,” diyor.
ORANGETHEORY: BİLİM, YAPI VE METABOLİK DENGE
Ellen Latham’ın bu yaklaşımı, günümüzde dünya genelinde 1300’ün üzerinde şubesi bulunan Orangetheory Fitness’ın temel felsefesini de oluşturuyor. Söz konusu sistem, kalp atış hızına dayalı egzersizlerle metabolizmayı optimize etmeyi amaçlıyor. Kardiyo ve direnç antrenmanlarının düşünceli bir birleşimi sayesinde hem yağ yakımını sağlamakta hem de kas korumasını desteklemektedir. Orangetheory’nin sunduğu yapı, yalnızca fiziksel değişim değil, aynı zamanda zihinsel güç ve topluluk hissi de yaratıyor. Latham’a göre, insanlar sıkılmadıkları ve desteklendiklerini hissettikleri ortamlarda uzun vadede daha tutarlı olabiliyorlar.
NASIL BİR BESLENME RUTİNİ BULUNUYOR?
Latham’ın beslenme alışkanlıkları, sağlıklı yaşlanmanın kritik bir parçası. Organik ürünler, tam gıdalar, doğal balıklar ve otla beslenen hayvanların etleri onun günlük menüsünün temellerini oluşturuyor. Bu konuda Latham, “Protein, yaşlandıkça daha önemli bir hal alıyor. Her gün vücut ağırlığım kadar protein almaya çalışıyorum,” diyor. Ancak bu disiplinli yaklaşım, zevkten feragat etmek anlamına gelmiyor. İtalyan kökenli olması nedeniyle, zaman zaman makarna, pizza ve tatlılardaki lezzetlerden de faydalanmaktan çekinmiyor. “Yaşamımda kısıtlamalar değil, bilinçli seçimler var. Hem bedenim hem de ruhumun dengede kalması gerekiyor,” diye ekliyor.
ANTRENMAN RUTİNLERİ NASIL?
Latham’ın haftalık egzersiz programı, rastgele belirlenmiş değil; itinalı bir sistematiğe dayanıyor. Haftanın altı günü spor yapan Latham, üç günü Orangetheory antrenmanlarına, bir günü ise ağır ağırlık çalışmasına ayırıyor. Yaş ilerledikçe kas kütlesinin doğal olarak azalması, direnç antrenmanlarının giderek daha da önem kazanmasına neden oluyor. Haftada bir gün, 20 kiloluk ağırlık yeleğiyle gerçekleştirdiği yürüyüşler ise hem kemik yoğunluğuna hem de kalp sağlığına fayda sağlıyor. Kalp atış hızını yüzde 60-70 aralığında tutarak gerçekleştirdiği ‘Zone 2’ yürüyüşleri dayanıklılığını artırıyor. Ayrıca haftada bir saatlik esneme seansı da eklemiş durumda. “Bu, uzun vadeli hareketliliğimi destekliyor. Güçlü olmanın yanı sıra esnek de kalmak önemlidir,” diyor. Ancak yaşla birlikte kaçınılmaz değişikliklerin de farkında. “45 yaş sonrası fiziksel düşüş daha belirginleşiyor. 60’lı yaşlarda bu düşüş daha hız kazanıyor. Özellikle geçmişte düzenli egzersiz yapmamış olanlar için bu düşüş çok daha sert hissedilir,” şeklinde bir uyarıda bulunuyor.
‘SAĞLIKLI YAŞLANMANIN İKİ TEMEL YAPITAŞI VAR’
Latham’a göre, sağlıklı yaşlanmanın iki esas unsuru var: kardiyo ve kuvvet antrenmanları. Kardiyo yaşam süresini uzatırken, kas gücü bu yılların nasıl değerlendirileceğini belirliyor. “Bu ikili, yalnızca uzun değil, kaliteli bir yaşam sunar,” diyor. Ayrıca, kadınların yaşamlarındaki hormonal değişimlerin etkilerini de göz ardı etmiyor. Menopoz döneminde hormon tedavisi (HRT) uygulayarak, bunun kemik ve kas sağlığına olumlu katkıları olduğunu ifade ediyor. Antrenman kadar önemli olan bir diğer unsur ise iyileşme sürecinin kendisi. Latham, kızılötesi sauna, kırmızı ışık yatağı ve soğuk suya daldığı yöntemlerle hem iltihaplanmayı azaltmakta hem de enerjisini yüksek tutmaktadır. Uyku ve stres yönetiminin genel sağlık üzerindeki etkilerine özellikle vurgu yapıyor. “Sinir sistemi sağlığınız yaşamınızın temelidir. Yeterli dinlenme olmadan iyileşemezsiniz,” diyor.
HER YAŞTA BAŞLAMAK MÜMKÜN
Latham, spora başlamakta geç kaldığını düşünenler için umutsuzluk aşılıyor. “Asla geç değil. Nerede olduğunuz değil, nereden başladığınız önemlidir,” diyor. Tek bir ders ya da cümle yürüyüş bile bir alışkanlığın başlangıcı olabilir.
En Son Tv sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.




