Türkiye ve Yunanistan Deniz Mekansal Planlama haritaları nedeniyle karşı karşıya gelebilir. Yunanistan, geçen Nisan ayında Ulusal Deniz Mekansal Planı’nı tamamlayarak Ege ve Doğu Akdeniz‘de iddia ettiği deniz yetki alanlarını gösteren resmi haritayı yayımlamıştı. Ankara, Yunanistan’ın planını, her iki bölgede de Türkiye’nin deniz yetki alanını ihlal ettiği gerekçesiyle reddetti. Türkiye, önceki gün Yunanistan’ın Deniz Mekânsal Planı’na (MSP) karşı kendi haritasını UNESCO’ya sunarak, Yunan deniz yetki alanlarına doğrudan itiraz etti. Ankara Üniversitesi’nin hazırladığı harita, Türkiye’nin uzun zamandır benimsediği politikayı yansıtıyor.
ATİNA’NIN ENDİŞESİ
Türkiye’nin UNESCO’da yaptığı girişim komşu medyasında yankılandı. Kathimerini’de yer verilen değerlendirmede Ankara’nın planının Yunanistan için doğurduğu riskler şöyle sıralandı: “Ankara’nın haritası Ege Denizi’ni fiilen ikiye bölüyor. Çok sayıda Yunan adasının deniz yetki alanlarını Türkiye’nin önerdiği deniz yetki alanına dahil ediyor. Türkiye, adaların 6 deniz mili karasularının ötesinde, deniz bölgelerine sahip olma hakkı olmadığını ileri sürüyor. Bu durum, Yunanistan ve diğer ülkelerin çoğunluğu tarafından benimsenen uluslararası deniz hukukundaki hakim görüşten farklı bir yorum.”
LİBYA FAKTÖRÜ
Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin haritası, Atina’nın kesin bir şekilde reddettiği bir anlaşma olan Türk-Libya Mühnasır Ekonomik Bölge Anlaşması’nda belirtilen sınırlara kadar uzanıyor. Ayrıca, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’na (TPAO) keşif faaliyetleri için lisans verilen alanları da vurguluyor. Yunanistan ise, geçen Nisan ayında Ulusal Deniz Mekansal Planı’nı tamamladı. Yunanistan planında Ege ve Doğu Akdeniz’deki deniz yetki alanlarını gösteren resmi harita yayımlandı. Ancak, Ankara, Yunanistan’ın planını, her iki bölgede de Türkiye’nin deniz yetki alanını ihlal ettiği gerekçesiyle reddetti.
AMAÇ EKOLOJİK Mİ?
Yunanistan, Dışişleri Bakanlığı ile Çevre ve Enerji Bakanlıkları tarafından Deniz Mekansal Planlaması’nı (MSP) duyurmuş, planla ilgili resmi haritalarını da yayınlamıştı. Hükümet kaynaklarına göre Deniz Mekansal Planlaması, deniz alanlarındaki insan faaliyetlerini ekolojik, ekonomik ve sosyal hedefler arasında bir denge sağlayacak şekilde organize etmeyi amaçlıyor. Açıklamada, “Ülkemiz ilk kez deniz sahasının düzenlenmesine ilişkin kuralları belirliyor” deniliyor.
AVRUPA DA DEVREDE
Geçtiğimiz yılın Kasım ayında Avrupa Komisyonu da, Yunanistan’ın deniz bölgelerini gösteren bir harita yayınladı. Yunan basınına göre Güneydoğu Ege’deki Meis adası da dahil olmak üzere tüm adaların tam yasal etkisini tanıdı. Buna karşılık, Türk Dışişleri Bakanlığı, “Ege ve Kıbrıs’taki haklarımızı korumak için gerekli tüm önlemleri alacağını” belirten eden bir açıklama yaptı. Türk diplomatik kaynakları ise söz konusu planlamanın, BM Deniz Hukuku Sözleşmesi (UNCLOS) ve ilgili uluslararası normlara uygun şekilde hazırlandığını belirtti. Türkiye, Yunanistan’ın bu tepkisini “haksız ve gereksiz bir gerilim çabası” olarak nitelendirdi.
Türkiye ve Yunanistan arasında henüz bir deniz sınırı anlaşması bulunmuyor. Türkiye ve Yunanistan, 1976 tarihli Bern Mutabakatı’na göre, Ege Denizi’ndeki kıta sahanlığı konusunda ‘müzakereleri zorlaştıracak her türlü girişim ve faaliyetten kaçınmayı’ taahhüt ediyor.
Kaynak: Web Özel
En Son Tv sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.
