Genetik test hizmetleri sunan 23andMe, iflas başvurusunun ardından satış sürecinde önemli bir değişiklik yaşadı. Daha önce Regeneron Pharmaceuticals şirketinin 256 milyon dolarlık teklifi ile satın alma sürecinin sonuçlandığı açıklanmıştı. Ancak bu hafta yapılan yeni bir açık artırmada, kurucu ortak ve eski CEO Anne Wojcicki‘nin kurduğu kâr amacı gütmeyen TTAM Research Institute, 305 milyon dolarlık teklifiyle sürpriz bir şekilde öne geçti.
TTAM’ın sunduğu teklifin ardından Regeneron, artırımı kabul etmedi ve 23andMe’nin yeni sahibi artık Wojcicki’nin vakfı oldu. Wojcicki, TTAM’in 23andMe’nin “insan genomunu herkes için erişilebilir ve anlamlı hale getirme” misyonunu sürdüreceğini açıkladı. Ayrıca satışın kapanışından en az iki iş günü önce müşteri bilgilendirmesi yapılacak ve Tüketici Gizliliği Danışma Kurulu, kapanıştan sonraki 90 gün içinde kurulacak.
Şu anda satış süreci hâlâ iflas mahkemesi onayına tabi. Yeni bir itiraz da var: 28 eyalet başsavcısı, genetik verilerin kullanıcı onayı olmadan satılamayacağını savunarak süreci hukuki zorluklara soktu. Mahkemenin atadığı gizlilik denetçisi de, mevcut gizlilik politikalarının bu tür bir satışa uygun olup olmadığının net olmadığını belirtiyor. Dahası, iflas sürecinden bu yana müşterilerin yaklaşık yüzde 15’i, verilerinin silinmesini talep etti.
Bu gelişme, hem 23andMe’nin geleceğini hem de genetik verilerin korunması ve kullanıcıların gen haritaları üzerindeki hakları konusunda yeni tartışmalara yol açıyor.
Anne Wojcicki kimdir?
Anne Wojcicki, 23andMe’nin kurucu ortaklarından biri ve şirketin eski CEO’su. Yale Üniversitesi’nde biyoloji eğitimi alan Wojcicki, kariyerine sağlık ve biyoteknoloji alanında başladı ve 2006 yılında doğrudan tüketiciye yönelik genetik test hizmeti sunan 23andMe’yi kurdu.
Şirketin ilk yıllarında genetik testlerin yaygınlaşmasını sağlayarak büyük ses getirdi ve 23andMe’nin testleri 2008’de Time dergisi tarafından “Yılın Buluşu” seçildi. Wojcicki aynı zamanda teknoloji dünyasıyla olan yakın bağlantılarıyla da tanınıyor; Google kurucu ortağı Sergey Brin ile olan evliliği (2007–2015) ve aile bağlarıyla dikkat çekiyor. Yeni dönemde ise 23andMe’yi ticari bir şirketten bağımsız bir vakıf bünyesine alarak şirketin topluma hizmet misyonunu sürdürmeyi hedefliyor.
En Son Tv sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.
Regeneron’un yarıştan çekilmesi bence büyük bir kayıp. Onların uzmanlığı ile 23andMe’nin daha da büyüyebileceğini düşünüyordum.
Sürecin hukuki zorluklarla dolu olması endişe verici. Genetik verilerin korunması kesinlikle öncelik olmalı.
Bu gelişme gerçekten heyecan verici! TTAM’ın 23andMe’deki yeni yönelimi nasıl olacak merakla bekliyorum.
Interesting shift! It raises questions about the future of genetic data privacy and consumer rights. What will happen next?
Anne Wojcicki’nin misyonu gerçekten ilham verici, ancak bu değişikliklerin kullanıcı verileri üzerindeki etkisi ne olacak?