USD38,02
%0.15
EURO41,02
%-0.22
GBP49,22
%-0.16
BIST9.612,84
%0
GR. ALTIN3.756,02
%0.67
BTC3.270.283,38
%-1.46
İstanbul
Ankara
İzmir
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkâri
Hatay
Iğdır
Isparta
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
  • İmsak 00:00
  • Güneş 00:00
  • Öğle 00:00
  • İkindi 00:00
  • Akşam 00:00
  • Yatsı 00:00
  • İFTARA KALAN SÜRE 00:00:00
İMSAKİYE 2025 - İstanbul

KADIN

featured

Geçtiğimiz günlerde kutladığımız 8 Mart Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle…

Son zamanlarda pek kullanılmaz oldu ama eskiden erkekler eşlerine “avrat” diye seslenerek çağırırlardı. Pek çokları gibi bize Arap geleneğinden gelip yerleşmiş bir sözcük. Peki ama “avrat” sözcüğünün anlamı nedir diye soracak olursanız, hiç sormayın derim. Çünkü eski Arap toplumunda “apış arası” demekmiş. Şimdi bile o bölgeye “avret yeri” diyenleri duyarız.

Eski Orta Asya Türklüğünde ise eş “hanım” diye çağırılırmış. Günümüzde de çoğu erkekler bu sözcüğü kullanmayı sürdürüyor. Çok da güzel ve anlamlı bir söz. “Han”, “devlet başkanı”, yönetici” ya da “sözü geçerli olan” demek.  Evlilikte ise çok daha sevimli ve cana yakın bir anlamda, kısaca “evimin sahibi” ya da “evimin hanı” demek. Ne güzel değil mi?

İşte, yere göğe sığdırılamayan Araplarla Türkler arasındaki fark…

Rabia, Arapça’da “dördüncü” demek; öyle sanıldığı gibi mübarek ve anlamlı bir isim falan değil. Çünkü Cahiliye dönemi Arap kültüründe yaygın olarak kız çocukları değersiz görüldüğü için, kızı olanlar çoğu kez isim vermez numara verirlermiş. Örneğin, Vahide isim değil, birinci demek ve ilk doğan kıza verilen numara. Saniye ikinci demek, ikinci kızı olana verilen numara. Selase ve Bite isimleri ise üçüncü demek, yani üçüncü doğan kızlara verilen numara. Sonrasında ise Rabia geliyor, yani dördüncü doğan kıza verilen numara.

Bizimkiler de Rabia’yı çok mübarek ve çok dini içerikli bir isim zannediyor. Bilmiyorlar ki Araplar, insandan saymadığı ve isim vermeye lüzum görmediği kız çocuklarına işte böyle numara takarlarmış; Günümüzde, otomobillere takılan plakalar gibi!

Dünya kurulduğundan beri kız çocuklarını, diri diri toprağa gömen kültüre sahip tek millet Araplardır. Bunun esas sebebi ise; tefecilerden fahiş faizlerle aldıkları paraları ödeyemeyen kişilerin; evdeki kızlarına ve kadınlarına el konulup Arap tefecilerinin eline düşmesi korkusu.  Bu nedenle de yeni doğan kız çocuklarını diri diri toprağa gömerek bu akıbetten koruduklarını zannederlermiş. Burada da şöyle bir ayrıntıyı açıklamak gerek: Birinci ve ikinci kız çocuklarını gömme söz konusu değil ama üçüncü kızdan itibaren, kız babalarına böyle bir hak tanınıyormuş.

Peki, o çağlarda Türkler nasıldı?

Türkler kız çocuklarına, hatunlarına(veya katun) değer veren, onları önemseyen, insan yerine koyan, komutanlar ve hakanlar gibi yetiştiren, tek tanrılı dine mensup bir milletti. Ve insan hakları açısından da çağdaş kültürün örneklerini vermiş önder uluslardandı. Türk hakanı bir başka ülkeye yazdığı mektuba “Hakan ve Katun buyuruyor ki” diye başlardı.

Eski Türklerde “namus” sözcüğü yoktu; çünkü namussuzluk nedir bilmezlerdi! Türk geleneğinde kadın; arkadaştı, anneydi, sevgiliydi, tek başına bir devletti. Ne yazık ki Türkler Müslüman olduktan sonra, Arap kültürünü ve geleneklerini de Müslümanlığın gerekleri yani din zannederek aynen alıp uygulamaya başladı. İşte ondan sonra Türk kadını, kadın olduğuna bin pişman oldu.

Kadın dövmek, maalesef Türklerin Arap kültürüyle tanıştıktan sonra başlayan bir olaydır. Eski Türk kültüründe, örfünde kadın her zaman el üstünde tutulurdu. Tarihe geçmiş Cengiz Han’ın eşi için söylediği. “Ben sizin Han’ınızım, bu da benim Han’ım”  sözleriyle dilimize yerleşen  “Hanım”  kelimesi de bunu başka bir açıklamaya gerek duymadan en net ve açık şekilde göstermektedir!

Yâni KADIN EVİN HANIYDI.

DÜŞÜNEN SÖZLER:

·         Bir toplumun gelişmesini görmek için, önce o toplumdaki kadınlara bakınız. N.  Bonaparte

·         Bir adam yetiştirirsen bir kişi yetiştirmiş olursun; bir kadın yetiştirirsen bir aile yetiştirmiş olursun. Afrika Atasözü

·         Cehaletin tek korkusu kadındır. Çünkü kadın öğrenirse herkese öğretir.

·         Dişisine kötü davranan tek hayvan insanoğludur. J. London

·         Kadınlar üzüm gibidir; gösterdiğiniz ilgiye göre ya pekmez olurlar, ya da sirke. La Edri

·         Bil ki, er kişi mum ise hatun ateşidir; er kişi ay ise, hatun güneşidir; er mekânı aydınlatsa, hatun cihanı aydınlatır. A. Yesevi

·         Kadın kendi başına ne gül goncasıdır, ne de diken. Koklamasını bilirsen gül, tutmasını bilmezsen diken olur. R. H. Karay


En Son TV sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü

Bir Cevap Yazın

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

En Son TV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!